BLOGGER TEMPLATES AND TWITTER BACKGROUNDS »

2 Mart 2010 Salı

içses

Ruhumun düzülmemiş düzlemlerinde,
hayatımın portakal kabuğu biçeminde
selülitli çarpık dayanakları var!
Küresel sevişmelerin meyvesi piç penguenler,
aç kalmış kutup ayılarının tecavüzüne mağruz bırakılmakta!
Dünya düzeni merkezkaç kuvvetini yitirmiş,
dönüşler yörüngeden sapmakta.
Bebekler bile, dünyada kıçlarına yed...ikleri ilk şaplakta,
ebelerine sövmekte ana avrat!
Eski bayramların da tadı yok,
aşklar kurban edilmekte her boş anda!


Varlığın ve yokluğun arasındaki
ince çizgi gibi dahilik ve delilik arasındaki çizgi.
Sen yoksun diye varlığımı sorgulama çabası
ve belki var olduğunun şizofrenik sanrısı beni deli eden!
Ey gözleri,doğanın en güzel rengi makamında yaradılmış varlık!
Ya delirt beni ya da öğret bana artık!


Ne kadar gizlemeye çalışsam da,
kimliğimi mutlaka açık ediyorum en hassas yerimden.
Sana beni soruyorlar;
" Güzeldi.Yaşadık, satıldım katma değer vergisi dahilinde ve bitti" diyorsun.
Afişe olunca, kalmıyor tadı dönen yuvarlak kürenin!
Dörtte üçü suyla kaplı olsa ne yazar ulan,
benim derin devletimdeki dehlizlerden daha büyük olamaz ya!

Zaten;bu aşkın çekilen röntgeninde sadece kendini gören,
su içerken bile üst dudağında bıyık bırakmayı başarabilen,
3 liralık para üstünü hala parmak hesabıyla kavrayan,
gitmene rağmen seni hayatında zanneden,
orta halli bir ailenin gerizekalı evladıyım ben!

OĞUZ BAL

0 yorum: