BLOGGER TEMPLATES AND TWITTER BACKGROUNDS »

10 Şubat 2010 Çarşamba

Deniz

ilişir akşam garip bir ışık
günbatımı: ateş yiyen sandalın külleri
üzerindeki fırtınanın gölgesi
atkestanelerine basıyor yazın sessizliği
geceye bırakıyor yetimlerini
ezilmiş sigaraların yürüdüğü saatler
aya sırtüstü yazmışız
aynı ses… gözler yelkenli… toprak testi
hüznün sarnıcından su taşıdığımız
ilkyaza açan sevgilere akar lavları sürgün yılların
gökyüzü parçalanırken ölüm çürür
küf yağar, eşikler dolusu yalnızlıklara
kutsal denizin bittiği son limana boşaltırım
içimdeki rüzgârı
bir kadın çömeliyor bulutların sığmadığı maviliğe
metal dökülüyor güne duman
dağılıp vapurdan
hayata sicimle bağlı çığlığız
göğsüne ay düşeriz denizin
bir zamanlar, çocuk sesini dolayıp sevdama
yüzümü kesen güz artık, kanatıyor gözlerimi
kimbilir kaç kez daha
kanatacak…
deniz de kendini…

kaan ince

0 yorum: