çokluğun tarifiydi içimdeki ada
yokluğun sihrini seçti
tersyüz edilmiş
bilmece dehlizleri
ucuza kapatılmış demirbaştı öznel duruşmalar
dilsizliğe adanmış iki yüzlü gebelik
hem yazı, hem tura
balık gözlerin dibinde saklı
yalanlardan kaçtım
sesimi tırmalayan akçadikenlerden
kendini serçe bilen
künyesiz
irikıyım cüsselilerden
yoktu bir evveli kaçış hikâyelerinin
sonrası yazılmadı daha
bin yüzlü hayat
kendine dönük pala
monologlar bana kaldı böylece...
şiir de kalburdan geçirir
ayıklar kendini
kaotik suskuların zılgıtçı lânetiyle
sahici bir monologa açar perdesini
söyleriz suya
ağlar
öksüren bir deniz ütülüyorum şimdi
sabrını denediğim ütopik şilepler
s.o.s. veriyor hüzün bohçama
sesimi saklayan ada bir hiç
ve her şeydir hâlâ...
Naime Erlaçin
23 Kasım 2009 Pazartesi
…Monolog Ada…
Gönderen exileangel zaman: 09:12
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder